1998 Dünya Kupası Çeyrek Final Maçı : Brezilya - Danimarka

Fransa'nın Nantes şehrinde 3 Temmuz 1998 gecesinde oynanan bu karşılaşmaya takımlar aşağıdaki kadrolarla çıkmışlardı :

Brezilya : Taffarel; Cafu, Junior Baiano, Aldair, R. Carlos; Cesar Sampaio, Dunga, Leonardo, Rivaldo; Bebeto, Ronaldo

Danimarka : Schmeichel; Rieper, Høgh, Heintze, Helveg, Soren Colding; Allan Nielsen, M. Laudrup, M. Jørgensen; B. Laudrup, Peter Møller

Maça başlayan taraf Brezilya idi. Henüz ortasahada bir üstünlük kurulmadan Danimarka, sol çizgiden Møller'in taşıdığı topla pozisyon bulmayı başarmıştı. Brezilyalı savunma oyuncusu, onu durduramayıp faul yapmak zorunda kalmıştı. Dakikalar 2'yi gösterdiğinde, topun başında M. Laudrup vardı. Hızlı bir şekilde frikiği kullanan Laudrup'ların büyüğü, gencinin koşu yoluna topu bırakmıştı. Brezilya kalesine soldan yaklaşan Brian, içeriye yerden verdiği pasla Jørgensen'i topla buluşturmuş, Jørgensen de yerden sert bir vuruşla takımını 1-0 öne geçiren golü atmıştı.


Brezilya ise golden sonra sağ kanattan Cafu'nun ataklarıyla pozisyon bulmaya çalışıyordu. Danimarka ise aynı kanatta Brian Laudrup'un driplingleriyle etkili olma amacındaydı.


Brezilya ataklarda sağda Cafu, solda ise R. Carlos'u bırakırken, ceza sahası etrafına 4 adamını, Ronaldo, Bebeto, Leonardo ve Rivaldo'yu götürüyordu. Arkada ise Dunga ve Sampaio bulunuyordu. Kanat gücünü beklerden alan, forvet arkası etkili oyuncularıyla gol bulmaya çalışan bir takım görünümündeydi sambacılar. 1970'deki zaferin mimarı Zagallo, o dönemki kadronun kalitesine sahip olmasa da, Danimarka'yı rahatlıkla yenecek güçte bir kadroyla mücadele etme şansına sahipti.


Dakikalar 10'u gösterdiğinde, Brezilya üst üste 10'dan fazla pas yaptıktan sonra topu Ronaldo ile buluşturmayı başarmış, Ronaldo da harika bir ara pasla Bebeto'yu Schmeichel ile göz göze gelebileceği bir pozisyona sokmuştu. Flamengo'nun yetiştirdiği efsanevi oyunculardan Bebeto topu biraz sürdükten sonra, yerden güzel bir şutla Schmeichel'ı avlamayı başarmış ve takımına eşitliği kazandırmıştı.


Brezilya oyunu, hızlı ve direkt kaleye gitmeyi amaçlayan bir oyundu. Leonardo ve Dunga gibi oyuncular topu ileriye, etkili bölgelere taşımakla görevliydiler.


25. dakikada, Danimarkalı savunma oyuncusu, topu uzaklaştırmaya çalışırken Dunga'ya kaptırmış, Dunga'dan topu alan Ronaldo da  ceza sahası sol tarafına Rivaldo'nun koşu yoluna güzel bir ara pas vermişti. Geriye sadece Rivaldo'nun golü atması kalmıştı. Bu golle sonuç 2-1 olmuştu.

İlk yarı 2-1 bitmiş, yarının sonuna kadar her iki taraf da gol arayışlarını sürdürmüştü. Kabul etmek gerekir ki, geriye düştükten sonra Danimarka daha etkili bir oyun ortaya koymuş fakat Taffarel'i geçmeyi başaramamıştı.


Danimarka 2. yarıya Nielsen yerine Tofting'i alarak başlamıştı. Futbolcudan ziyade bir güreşçiye benzeyen Tofting, Danimarka ortasahasına güç katmıştı. 50. dakikada Jørgensen'in ceza sahası önünde çalım atmak isterken Brezilyalı oyuncuya çarpan topun ceza sahasına inmesiyle Danimarka taraftarları heyecanlı bir an yaşamıştı. İçeriye düşen topu röveşata ile uzaklaştırmak isteyen R. Carlos topu ıskalayınca, top Brian Laudrup'un önüne düşmüştü. Artık tek yapması gereken topu ağlara yollamaktı yetenekli forvetin. Taffarel'in uzanamayacağı yere topu yollayan Laudrup, tüm Danimarka'yı sevindirirken, maça yeniden ortak olmalarını sağlamıştı.


Golden sonra oyundaki üstünlük Brezilya'ya geçmişti. Özellikle sağ kanattan etkili gelmeye çalışan Brezilya, gol vuruşunu yapmayı becerememişti. Ta ki 60. dakikaya kadar...Dunga'dan topu alan Rivaldo, Danimarka yarı sahasının ortasından kaleye doğru emin adımlarla yoluna başlamıştı. Birçok Brezilyalının aklından geçen, başlarına gelecekti. 3-4 metre daha topu sürdükten sonra, kaleye yaklaşık 20-25 m uzaklıktan muhteşem bir şut çıkartan Rivaldo,efsanevi Schmeichel'ı bir kez daha avlamayı başarmıştı. Kendisinden çokça gördüğümüz, yerden füze gibi giden şutlarından biriyle Brezilya'yı öne geçirmişti.


Bu gol, maçın sonucunu belirlemiş, Brezilya'yı yarı finale taşımıştı. Danimarka ise, 1992'den beri en büyük başarısını kazanıp, M. Laudrup'un son büyük şampiyonasında yarı final oynamayı başarmıştı.





 

Yorumlar